Ortodonti, belirli bir basınç uygulayarak dişlere hareket sağlamayı ve böylelikle gerekli düzenlemeyi yapmayı amaçlar. Yani temel kavram basınç ve kuvvettir. Dişlerin hareket etmesini sağlamak için hareketli ve sabit apareyler kullanılır. Günümüzde dişler üzerinde basınç ve kuvveti sağlayan böylece diş hareketliliği kazandıran yardımcı aygıtlar Invisalign, e-clear, Ortho Clear, GAC gibi sistemlerdir. Bu işlemlerin tek farkı estetik kaygılar sebebiyle düşünülmüş olan görünmezlik ve şeffaflık özellikleridir. Bu sisteme halk arasında görünmez diş telleri, şeffaf plak ortodontisi gibi adlar da verilmiştir.
Görünmez ortodonti yaptırmaya karar veren kişi diş hekime gider. İlk görüşmenin ardından hastanın fotoğrafları çekilerek, çeşitli ölçüler alınır ve modeller hazırlanır. Özel bir bilgisayar yazılımı sayesinde alınan veriler üzerinde çalışılır ve bu veriler bilgisayara yüklenir.
Alınan ölçüler ışığında hazırlanan modeller taranarak bu modeller bilgisayar ortamına aktarılır. Daha sonra bütün bu veriler birlikte çalışılan firmaya gönderilir. Firma da haftalık gerçekleştirdiği programlama ile hastanın tedavisinde izlenecek yolları ve metotları belirler. Bu programda hangi dişlerin çekileceği belirlenir ve hastaya da eş zamanlı bilgiler verilir. Bir animasyon programı ile hasta tedavinin başlangıcından en son ana kadar yaşanacak gelişmeleri görme olanağına sahip olur.
Tedavi sürecini gösteren animasyon hasta ve hekim tarafından izlenerek eğer varsa gözlerine çarpan hatalar ve yanlışlıklar üzerinde durulur. Gerekli görülürse en mükemmel sonuca ulaşana kadar animasyon tekrar ettirilir. Animasyon istenilen seviyeye geldikten sonra hasta ve hekim birlikte tedavi planını hazırlar. Hastaya takılacak olan aygıtlar da bu planlama süresi içinde kontrol edilir ve bu işlem en fazla 3 hafta sürmektedir.
Bu sistemin en büyük avantajı özellikle yurt dışı seyahati yapan veya yoğun çalışan hastalara diğer ortodontik işlemlere göre daha rahat bir kontrol mekanizması sunmasıdır. Çünkü standart ortodontik uygulamalarda braketler, teller ve bu tellere eşlik eden lastikler kullanılır. Bu aygıtların sistemli bir şekilde belirli aralıklara değişmesi gerekir. Bu da hastanın hekime düzenli olarak gelmesi anlamına gelir.
Hâlbuki bu sistemde hasta 6, 9 hatta 12 hafta sonra bile hekime gidebilmektedir. Çünkü plakların hazırlanış ve hastaya takılma zamanları önceden belirlenmiş olup hastaya kaç hafta sonra geleceği önceden söylenebilmektedir. Hasta düzenli kontrollere gittiğinde plakları nasıl kullandığına ve plakların durumuna bakılır. Eğer hasta plakları kullanırken özen göstermişse diğer plaklar da hastaya verilir. Fakat hasta plakları düzgün kullanmamışsa ve plaklar iyi durumda değilse bu sefer 2 adım geri gidilerek yapılan işlem tekrarlanır. Planlanan günde ve hastanın plakları kullanım şekline göre tedavi sonlandırılır. Yani bu sistemde tedavinin süresi ve bitiş tarihi de önceden belirlenmiş olur.
Ama bu sistemde hasta 6 hafta sonra, 9 hafta sonra 12 hafta sonra dahi gelebilir. Çünkü aşama aşama hazırlanan plaklar hastanın kaç hafta sonra geleceğine göre sayısı belirlenip hastaya verilir. Hasta hekime kontrole geldiğinde hastanın bu pakları düzgün kullanıp kullanmadığı kontrol edilir.