Diş hekimliğinde bonding adı verilen işlemi son zamanlarda daha fazla duyar olduk. Çok tercih edilen ve son teknolojik imkanlar kullanılarak gerçekleştirilen bu işlemin diğer yöntemlere göre birçok artısı bulunmakta. Şimdiye kadar yapılan dolguların hepsinde materyali tutturabilmek için dişlerin aşınıp doku kaybına uğraması gerekiyordu. Buna rağmen kimi zaman dolgunun tamamen tutunamadığını ve düştüğünü yine amalgam dolgularda renk farkının da estetik duruşu bozduğunu, siyah veya gri bir görünüme sahip olduğunu biliyoruz. Halbuki bonding ile mekanik bir tutuculuğa sahip olan Kompozit adı verilen beyaz bir dolgu yine diş rengine yakın, beyaz renkli ve doğal görünümlü rezin kullanılarak ağza tutturulmaktadır. Bu yöntem Japon bilim adamı Prof. Dr. Nakabayashi tarafından bulunmuş ve geliştirilmiştir.
Bonding Nedir?
Bonding dişlere zarar vermez; ama çoğu zaman küçük problemlerin giderilmesi amacıyla kullanılır. Üstelik kolay olmasının yanı sıra maliyeti de oldukça azdır. Bu yöntem sayesinde diğer dolgulara göre diş kaybı asgari seviyededir ve hızlı bir şekilde kısa sürede gerçekleştirilir. Daha çok bonding kozmetik ve estetik amaçlı yapılmaktadır. Gülüş estetiği alanında çok kullanılması gülüşü hoş göstermesinin yanı sıra doğal görünmesinden dolayıdır.
Kimi zaman dişleriniz olması gerektiğinden daha küçük veya büyük; renk anlamında da istediğimiz gibi olmayabilir. Bu tarz problemlerin çözümünde kullanılan bonding, dişlerdeki biçim bozukluklarında, renk değişikliği arzu edildiğinde, boşlukların giderilmesinde kullanılabilir. En yoğun olarak ise iki diş arasında meydana gelen boşlukların doldurulması için kullanılır. Yine herhangi bir travmaya bağlı olarak dişlerin kırıldığı veya doku kaybı yaşadığı vakalarda da bu yöntem güvenle kullanılabilmektedir. Yapılan çalışmalar dişin büyük bir bölümünün kırıldığı vakalarda bile bonding uygulamasının başarılı sonuçlar verdiğini gösterir.